Nişantaşı ışıl ışıl, bir Avrupa kentinden farksız yeni yılı heyecanla bekliyor. Şişli Belediyesi her yıl yeni bir konseptle karşılıyormuş yeni yılı, bu yıl konsept“Oyuncak fabrikası”ymış. Televizyonda gördüm, sokaklar oyuncak figürlerle donatılmış. Tabii ki bir başkentli olarak çatır çatır çatladım kıskançlıktan. Attım kendimi sokaklara, Tunalı senin Kızılay benim epeyce bir aşağı yukarı turladım, yılbaşı heyecanını hissedeyim diye. Bir kaç mağazanın “zavallı” süslemeleri dışında, caddeler sokaklarda, her zamanki “Ankara kışı” dışında yılbaşına dair en ufak emare yok.
Uzunca süredir biliyoruz ki Ankara Büyükşehir Belediyesi yılbaşını “yok”sayıyor. Tamam onu anladık da... Çankaya Belediyesi uyuyor mu?
Şimdi şöyle bir gerekçe gelebilir; “İşimiz yoğun, Kuğulupark’ı yılbaşına yetiştirmeye çalışıyoruz. Hem zaten ana caddeler Büyükşehir’e ait!” Sonuçta sıkıcı gerekçeler... Zavallı Ankaralılar, sadece ve sadece “para harca, para harca” diye bağıran AVM’lere gidince,“yeni yılın gelmekte” olduğunu anlayabiliyor. Ha bir de hakkını yemiyeyim, şöyle Gaziosmanpaşa’ya doğru çıkarsanız, şık restoranların ve mağazaların gayet de güzel süslenmiş olduğunu görmek mümkün ki, oralara tırmanmaya da zaten herkesin kalibresi yetmiyor!
Şimdi şöyle bir gerekçe gelebilir; “İşimiz yoğun, Kuğulupark’ı yılbaşına yetiştirmeye çalışıyoruz. Hem zaten ana caddeler Büyükşehir’e ait!” Sonuçta sıkıcı gerekçeler... Zavallı Ankaralılar, sadece ve sadece “para harca, para harca” diye bağıran AVM’lere gidince,“yeni yılın gelmekte” olduğunu anlayabiliyor. Ha bir de hakkını yemiyeyim, şöyle Gaziosmanpaşa’ya doğru çıkarsanız, şık restoranların ve mağazaların gayet de güzel süslenmiş olduğunu görmek mümkün ki, oralara tırmanmaya da zaten herkesin kalibresi yetmiyor!
Neyse kent yöneticileri bizi düşünmüyorsa, biz de seçim zamanı onları düşünmeyiz olur biter... Sokaklar süslü püslü değil diye, yılbaşı kutlamasından geri kalacak değiliz ya. Alternatif mi yok eğlenmek isteyene! Üstelik çok az para harcayarak da gayet güzel eğlenilebilir. İşte naçizane önerilerim:
Öğrenci gençliğe: Bahçeli 7. cadde civarında ya da artık mekânınız her nereyse; mümkünse yemek yendikten sonra takılmakta fayda var. Bira ile geceyi geçirmeye bakın! Malum devletimiz alkollü içkilerin içine hınç dolu “vergiler” kattığı için kısıtlı öğrenci bütçenizi daha da fazla kasmanıza gerek yok. Tabii bu arada 18+ olmanız ve yanınızda kimliğinizi bulundurmanız koşuluyla!
İlla da hediye almam gerek diyenlere:Ne olursa olsun, hediye alma işini son dakikaya bırakmayın. Ayrıca “İlla da hediye almalıyım” diye, hiçbir zaman yanmayan, evde “ıvır zıvır” olmaya aday mumlar, mumluklar, biblolar için, “ucuz nasılsa” diye paralar dökmeyin. Yeküne vurunca epeyce para tutuyor çünkü. Ama illa da “Hediyesiz olmaz”diyenlerdenseniz, çorap, atkı, çerçeve filan gibi nasılsa her daim kullanılabilecek hediyeleri tercih edin ki işe yarasın! Çok yakınlarınız sevdikleriniz için “özel” bir şey arıyor da bütçeniz elvermiyorsa, zorlamayın. Bir yılbaşını da sadece “öpücük” ve çiçekle kutlayın, değişiklik olsun!
Gönlü genç olanlara: “Kardeşim tamam yaşımız ilerledi de eğlenmek bizim de hakkımız” diyen orta yaş kuşakdaşlarım, bu sözüm de size; her belli bir standart tutturduğunuzu varsayarak, nasılsa eğlenceye de bir bütçe ayıracaksınız. Ama “standart”bozulursa, biliyorum ki aylık gelir-gider dengesi de bozulacağından, her daim bildiğiniz, hafta sonları takıldığınız meyhane, restoran barları tercih edin ki, en azından masadan kalkarken gelen hesap “sürpriz” olmasın. Sizin için en iyisi bence “fiks menü”lü bir seçenek! Ha bu arada araba kullanmayı da düşünmeyin, belli bir yaştan sonra, çocuğunuz yaşındaki trafik polisine boşuna dert anlatmak, deveye hendek antlatmaya benzer.
“Bu yılbaşı bizdeyiz”ciler: Özellikle çocuklu aileler için en iyisi “ev partisi.”Ama ev partisinin de tek başına altından kalkılması zor. Onun için önerim, hem masrafta, hem de yiyecek-meze hazırlamada “dayanışma” modeli. Böylece yakın arkadaşlarınızla ev ortamının rahatlığında yılbaşını kutlarken, masraf yükünüz de azalmış olur ki bence en iyisi bu. Burada dikkat edilecek nokta, meze ve içki stoğunuzu, gelebilecek “sürpriz” konukları da düşünerek, hazırlamanız. Tabii ki evde yılbaşı kutlamanın olmazsa olmazı, “tombala”, renkli şapka, düdük, konfeti için bugünden itibaren çalışmalara başlamalı. Çocukları unutmamak gerekir değil mi? Eh durumunuz uygunsa“palyaço” süprizi hiç fena olmaz. Yok bu olmuyorsa, grup olarak oynayabilecekleri oyuncakları evde hazır bulundurmak en iyisi. Ve de çocuklar “küçük” de olsa hediyeden hoşlanırlar.
“Moralim bozuk, PTT’ciyim abi”ciler:Genelde “yalnız”, sevgilisi tarafından terkedilmiş ya da terketmişşahsiyetlerden duyduğumuz sözlerdir. Onlara önerim, yılbaşı gecesi asla ve asla yalnız kalmamaları. Geceye “evde takılacam” moduyla başlasalar bile, artık aile efradı mı, yakın arkadaşlar mı olur, kimi bulurlarsa, “sürpriz ziyaret” başlığı altında evi terketmeleri. Hem belli mi olur, gidecek mekânda ağır depresyona ilaç niyetine birileriyle tanışmayacağınızı nerden bilebilirsiniz? Hiç olmadı, bir arkadaşınızı ayartıp, meydan kutlamalarına katılın canım!
Tatilciler-otelciler: Kent kaçkınları, “assolist eşliğinde” hindi-kırmızı şaraplı kutlama yapanlar ile zaten maddi sorunu olmayanlar kategori dışı. Yeni yıla Maldivler’de bile uyanabilirler, beni ilgilendirmez!
Yeni yılda tüm umutlarınızın gerçekleşmesi dileğiyle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder