Okul çağında çocuğu olanlar için Eylül biraz da “dert ayı” demek. Henüz yaz tatilinin borcu bitmemişken, hele de benim gibi iki çocuğunuz varsa, okul alışverişi, servis, yemek ücreti için rutin ödemelerin başlaması demek ki insanın belini epeyce bir büküyor. Deniz, bu yıl ilkokula başlıyor ya, geçen haftadan başladım okul alışverişine. Adrese dayalı nüfus sistemine göre zaten okulu belli olduğu için gittik bir de “kesin kaydı”nı yaptırdık. Deneyimli bir veli olduğum için okul yönetimi acaba“sıra parası, bilgisayar, kırtasiye gideri” gibi isteklerde bulunur mu diye de endişe etmedim değil. Ama bizim okulun müdürü gerçekten insaflı çıktı, kayıt parası zaten yasak,“gönlünüzden ne koparsa” da demedi, “4 top fotokopi kağıdı getirseniz yeter” dedi. “ Ooo canıma minnet, 25 lira ile yırttık kayıt işinden” diye sevinirken, aynı okula çocuğunu gönderen arkadaşım, “ilk veli toplantısına girmeden, sevinme istersen” sözüyle hevesimi kursağımda bıraktı tabii.
İlk olarak “forma” alışverişine çıktım. Ama Kızılay’daki Selin ve bizim semtte, sadece bizim okulun formasını satan mağazaya uğramadan önce LC Waikiki’nin“Okula dönüş” koleksiyonu kapsamında gömlek, süveter, hırka, pantolondan (ya da etek) oluşan okul formasıyla ilgili “50 liranın altında” kampanyası ilgimi çektiği için önce oraya girdim. Bence son derece ekonomik, bir de pantolonları “belden ayarlamalı” olduğu için özellikle tercih ediyorum . Ancak ne yazık ki, 7 yaşın altındakiler için lacivert pantolon yok. Yılın başında “66 aylıkların”okula başlayacağı bilinmediğinden firma, okul giysisi planlamasını normal okul çağı çocuğu için yapmış olsa gerek. Okul forması satan birçok mağaza ise “66 aylıklar” için de forma hazırlamışlar, öyle küçükler ki...
Forma ararken, “çeşit olsun” diye Marks and Spencer’in “Okula dönüş”koleksiyonuna bakmayı da ihmal etmedim. Ancak etekler 40, pantolonlar 50 liradan başlıyor ki biraz “tuzlu” geldi. “Marka” olunca fiyat da uçuyor haliyle ama 150 liralık alış veriş yapana 50 liralık çantayı 10 liraya veriyor.
Çizgi filmler uçuruyor
Kırtasiye için önce Migros’a uğradım, ne de olsa hem çeşit hem de fiyat açısından bol seçenek sunuyor. Gerçekten de herkese ve her keseye göre malzeme var. Çantalar 20 liradan başlıyor, üzerinde çizgi film karakterlerinin resimlerinin yer aldığı“lisanslı” ürünlerde 150 liraya kadar çıkıyor. Ben orta halli bir çantaya 50 lira verdim. Öğretmenin ne isteyeceğini bilmeden, kendi kendime boya kalemi, pastel filan almadım, öğretmenin listesini beklemekte yarar var. Onun için sadece bir defter, kalem, kalem kutusu, silgi, kalemtraş bence yeterli. Ancak, kırtasiye ürünü alırken, elbette ucuz olmasına özen göstermek gerekir ama ucuz olsun diye de insan sağlığına zararlı kanserojen maddeler içeren “Çin malı” ürünlerden uzak durmak gerek. O nedenle tanınmış markalı ürünleri almakta yarar var ki, anladığım kadarıyla Faber Castell bu işi alıp götürmüş.
Tchibo cıvıl cıvıl
Her hafta farklı temalı bir ürünle müşteriye hizmet veren Tchibo’nun bu haftaki teması doğal olarak “Okula hazırız”dı. Her hafta sürprizlerine bayıldığım için elbette yine uğradım. Farklı seçenek arayan ebeveynler için sınırlı ama oldukça renkli ürünler var. Örneğin ben, 19 liraya “saklama kabı” şeklinde dizayn edilmiş bir“beslenme çantası” aldım ki çok işlevsel. Sadece kırtasiye değil “üç boyutlu” masal kitaplarını da çok beğendim. Fiyatı öyle çok ucuz değil elbet, 33 lira. Bir de okul çantalarına bayıldım, eğer ki oğlum “Bakuganlı çanta” diye tutturmamış olsaydı, benim tercihim kesinlikle Tchibo’dakiler olurdu.
365 AVM’deki “SMY All For Kids”mağazası da hem indirimli hem de ürün çeşiti açısından oldukça zengin. Okul gömleğinde “1 alana 1 bedava”kampanyasından yararlanıp, iki gömleği 28 liraya almış oldum ki, o kaliteye göre oldukça ucuza da geldi. Ama forma alacaklara önerim, Kızılay’daki Selin’e uğramaları. Zaten okul forması dendi mi akla ilk Selin gelir ki, Ankara’daki hemen hemen bütün okulların formasını orada bulmak mümkün.
Servis ayrı dert
Tabii okul masrafları sadece bununla bitse iyi. Servis ve yemek, en yüklü kalemi tutuyor. Bu yıl servisler yüzde 7 zamlandı. Ancak ben açıklanan“resmi” rakamlara hiç de itibar etmiyorum. Çünkü, 0-3 km’yi kapsayan “en yakın mesafe” ücreti aylık 116 lira açıklanmasına karşın, bir çok servis şirketi buna uymuyor.
Tabii 66 aylıklar nedeniyle, “servis”araçlarının donanımı bu yıl daha da önem kazanıyor. Emniyet kemeri olmayan araçlar küçük çocuklar için büyük risk oluşturacağı için velilerin bu konuda okul yönetimleri ile de görüşüp, servis araçlarının gerekli donanımı sağlamalarında yarar var. İstanbul’da “4 noktalı emniyet kemeri” sistemine geçiş için hazırlık yapıldığı haberlerini görmüştüm. Umarım, Ankara’da da benzeri yapılıyordur.
Trafik çilesi başlayacak
Okulların açılmasıyla birlikte onlarca servis aracı trafiğe çıkacağından ve başta Hoşdere olmak üzere Ankara’nın birçok yerinde “yol yapımı, kaldırım taşı döşeme” faaliyetleri sürdüğünden, bugünden itibaren trafik keşmekeşi de başlayacak ki, ben tüm Ankaralılara kolaylıklar, öğrencilere başarılar diliyorum.
(10 Eylül 2012 tarihli Cumhuriyet Ankara ekinde yayımlanmıştır)
(10 Eylül 2012 tarihli Cumhuriyet Ankara ekinde yayımlanmıştır)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder