25 Şubat 2012 Cumartesi

Erken rezervasyon zamanı

Deniz-kum-güneş.... Şu sıralar en çok özlediğim muhteşem üçlü! Elbette, soğuk kafama vurmuş değil, elbette yaz tatiline aylar var. Ama tatili şimdiden “satın alıp”, hayalini daha da somutlaştırmak pekala mümkün. Çünkü şu sıralar, yaz tatili için pek uygun olmasa da “erken rezervasyon” için en uygun mevsim...
Çok tanınmış tatil köyleri, erken rezervasyona, yüzde 35-45, hatta bazen yüzde 50 indirim vaat ediyor. 4 kişilik bir aileyseniz, tatil masrafı en yüklü kalemi oluşturacağından, tatil bütçenizi şimdiden yapmakta yarar var. Aslında işi gereği tatil konusunda hep “son dakikacı” olan benim gibiler için “erken rezervasyon”, hiç yararlanılamayan bir fırsattı. Çünkü Türkiye “son dakikalar” ülkesi, ne olacağı belli mi oluyor? Şubatta aldınız tatili, temmuzda diyelim ki hoop erken seçime gidildi, hadi bakalım nasıl gideceksiniz tatile? Yandı bizim paracıklar..

Tatilin sigortası
Ama artık öyle değil(miş). Erken rezervasyon işi daha çok “tur şirketleri”ne, yani profesyonellere emanet. Otellerle, bankalarla, sigorta şirketleriyle anlaşmaları yapan onlar. Yani bireysel olarak, “ben filanca oteli arıyayım, biraz pazarlık yaptırayım, indirteyim” gibi bir yol, erken rezervasyon seçenekleri için çok uygun değil.
Tam da benim gibi kaygılılar için “Ya son anda bir aksilik çıkarsa diyerek tatilinizi erken planlamaktan korkmayın” ilanıyla dikkatimi çeken ETS Tur’u aradım, “iptal edersem ne olur” diye? Santralden yönlendirildiğim “seyahat danışmanı”, içimi rahatlattı; “Eğer erken rezervasyon sigortası yaptırırsanız, otele girmeden 3 gün öncesine kadar iptallerde, ödediğimiz tüm bedel, sigortadan karşılanacak.”

Sadece yüzde 1i yanacak

Sigorta bedeli, rezervasyon ücretinin yüzde 1’i. Yani, iptal halinde, sadece bu yüzde 1’lik bölüm yanmış oluyor ki, bu da çok düşük bir ücret. Wordcard’la anlaşmalı olan tur şirketi, 4 ay taksit erteleme fırsatı ve internet sitesinde de “günün fırsatı” adı altında çok daha avantajlı indirimler sunuyor. Anıtur ise bir çok yer yüzde 40’ı bulan indirimlerin yanısıra kredi kartlarına 12 taksit yapıyor.
Aslında internete girdiğinizde çok sayıda tatil sitesi, çok uygun olanaklar sunuyor. Ama bunların güvenilir olması çok önemli. Bir kere, gidilecek yeri tatil sitelerinden inceleyin. Ama bildiğiniz, mümkünse daha önce denediğiniz bir tur şirketiyle temas kurum derim, çünkü hala “çifte rezervasyon” rezaletleri yaşanabiliyor. Ya da o çok övgüyle bahsedilen tatil köyünün yemeklerinden “zehirlenme”ler ile karşılaşılabildiği gibi denizi “uzaktan seyretme” durumları da olabiliyor.

Çocuk dostu oteller
Ayrıca internet sitesinde her otelin “çocuk dostu” uygulamaları da ayrıntılı olarak anlatılıyor. Örneğin, Didimtur, çocuklar için özel hizmetler sunan otelleri “çocuk dostu oteller” adı altında ayrıca tanıtıyor. O nedenle, kalacağınız mekanın çocuk kulübü, sinema, tiyatro, animasyon, binicilik ve çeşitli su sporlarını içeren “çocuk dostu” uygulamaları olup olmadığına da bakın derim. Tatilde çok ama çok rahat edersiniz. Çünkü çocuklar kulüpte eğlenirken, fırsattan istifade siz de deniz ve güneşin tadını rahat rahat çıkarabilirsiniz. Deneyimli bir anne olarak bizzat ben bunun çok ama çok yararını gördüm!

Çiftlere özel, çocuklara yasak!

Erken rezervasyonun yararı sadece “uygun fiyata uygun tatil” değil elbet. Siz oteli çok beğenmiş olabilirsiniz de otel sizi beğenmeyebilir mesela! “Nasıl olur canım” demeyin, oluyor işte.
Gazeteci arkadaşım Zübeyde Yalçın’ın başına geldi. Henüz 1 yaşına basan oğulları Rüzgar Sarp’la ilk tatillerini geçirecekler. Marmaris’in çam ormanları arasındaki muhteşem tesisiyle bilinen Magic Life’ın erken rezervasyon fırsatından yararlanmak için Jolly Tur’un internet sayfasında erken rezervasyon olanaklarını incelerken, tam bir hayal kırıklığı yaşadı. El değiştirdiği için şimdiki adı “Marmaris Imperial” olan otel, eskiden 16 yaşına kadar çocukları “ücretsiz” kabul eden nadir tatil köylerinden biriyken, şimdi tam tersi bir uygulamayı şöyle duyuruyor: 16 yaş altı çocuklar kabul edilmemektedir!
Sadece Marmaris tesisi değil, üstelik. Ben de merak edip bakınca gördüm ki, aynı otelin Kemer tesislerinde de benzer uyarı var. Zübeyde haklı olarak öfkelenmişti, doğrusu bana da inanılmaz rahatsız edici geldi. Eskiden erat takımı, resmi elbiseli olarak “çarşı izni”ne çıkardı da kimi kafeler, restoranların kapısında böyle ayrımcı uyarılar yazardı... Şimdi Zübeyde “çocuk dostu” otel arayışına başladı doğal olarak.
Otel yönetimi bunu her otelde ayrı bir “konsept” uygulaması ile açıklıyor. Efendim Marmaris oteli “couples”, yani “çiftlere özel” konseptini uyguluyormuş. Kemer tesisi ise “nasıl istiyorsanız, öyle tasarlayacağınız” tatile olanak veriyormuş. Yani sadece “çiftlere” özel bölümleri olduğu gibi, çocuklu aileler için de otel seçenekleri varmış. Yok Bodrum oteli “Blue Star” konseptiymiş, falan filan.
Elbette çocuk gürültüsünden patırtısından rahatsız olan, hatta “çocuklu” tatilden hiç de hazzetmeyenler için biçilmiş kaftan olabilir, hatta iyi de müşteri çekebilir, ama belki “anne” gözüyle baktığımdan bana çok ama çok itici geldi. Düşünsenize, sadece yetişkinlerin olduğu bir dünya, nasıl da neşesini yitirir...
(25.02.2012 tarihli Cumhuriyet Ankara ekinde yayımlanmıştır)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder